19 yıllık müthiş sır ortaya çıktı! Mektuplardaki itiraf her şeyi ifşa etti
Alıç ailesi, geçen yıl nisan ayında emniyete başvurarak kızları Fatma ve Gülcan’ın 2005 yılında tıpkı anda kaybolduğunu ve bir daha haber alamadıklarını belirtip, yardım istedi. Polis, yaptığı araştırmada kaybolan kız kardeşlerin hayatta olduklarına dair rastgele bir iz bulamadı. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Ofis Amirliği, Fatma ve Gülcan Alıç’ın cinayete kurban gitmiş olabileceğini kıymetlendirerek özel bir grup kurdu.
ÖZEL GRUP 2 ŞAHISTAN ŞÜPHELENDİ
Özel takım, yaptığı araştırmada kayıp kardeşlerin başta sıhhat kuruluşları olmak üzere hiçbir resmi kurumda süreç yaptırmadığını tespit ederken, akrabaları ve arkadaşlarının da ortalarında olduğu yaklaşık 100 bireyle görüştü. Özel takım, görüşmelerde; Gülcan Alıç’ın dini nikahla birlikte yaşadığı Behçet Yediminareli ve kuzeni Mevlüt Doğan’ın hareketlerinden şüphelendi.
4 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
7 aylık teknik ve fiziki takibin sonunda kayıp kardeşlerin öldürüldüğü, kuzenlerin HTS kayıtlarına nazaran de cinayetlerin 30 Mart 2005’te işlendiği belirlendi. Mevlüt Doğan, 6 Kasım 2024’te gözaltına alındı. Doğan, sorgusunda kabahatini itiraf ederek Gülcan ve Fatma Alıç’ı Behçet Yediminareli ile birlikte boğarak öldürdükten sonra Sarıkaya Mahallesi’ndeki bir bağ konutunun bahçesine gömdüklerini söyledi. İtirafın akabinde 7 Kasım 2024’te Behçet Yediminareli, dini nikahla birlikte yaşadığı Y.K. ve kız kardeşi A.K. (42) gözaltına alındı. Mevlüt Doğan’ın gösterdiği yerde yapılan hafriyatta da kardeşlere ilişkin kemikler bulundu. Behçet Yediminareli ile Mevlüt Doğan tutuklanırken, Y.K. ile A.K. isimli denetim kararı ile özgür bırakıldı.
ÖNCE SORGU SONRA CİNAYET
Soruşturma sonunda 4 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istemiyle 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İddianamede, olay ayrıntılı biçimde aktarıldı. Buna nazaran, küçük yaşta çocuğa cinsel istismarda bulunma cürmünden karar giyen Behçet Yediminareli, 16 Mart 2005’te cezaevinden tahliye olduktan sonra 30 Mart’ta Gülcan ve ablası Fatma Alıç’ı bağ konutuna götürüp, ellerini ve ayaklarını bağladı. Daha sonra kuzeni Mevlüt Doğan’ı bağ meskenine götüren Yediminareli, Doğan’dan Gülcan Alıç’ı sorgulamasını, cezaevinde kendisini aldatıp aldatmadığını öğrenmesini istedi. Mevlüt Doğan, Gülcan Alıç’ı sorguladı fakat konuşmayınca boğarak öldürdü. Behçet Yediminareli, “Arkada şahit bırakmayalım” diyerek Fatma Alıç’ı da boğmaya çalıştı. Fatma Alıç direnince Behçet Yediminareli, bayanı çelik telli çamaşır ipi ile boğdu. Cinayetlerin akabinde Yediminareli, mahalledeki komşularına Gülcan ve Fatma Alıç’ın çocuklarını meskende bırakarak kaçtıklarını söyledi.
‘NE VAKİT GÜLCAN’I SORSAM DÖVDÜ’
7 sayfalık iddianamede; Behçet Yediminareli’nin resmi nikahlı eşi olan lakin başka yaşadığı F.Y.’nin sözü de yer aldı. F.Y., sözünde olay gecesi Behçet Yediminareli’nin Gülcan ve Fatma’nın çocuklarını meskene getirdiğini belirterek, “Gülcan’ın çocuklarına çok düşkün olduğunu bildiğimden geri döneceği günü bekledim. Gülcan’ın telefonundan çocuklara sahip çıkmamı ve bir gün geleceğini belirtir bildiriler aldım. Lakin bir vakit sonra bu iletileri Gülcan’ın telefonundan Behçet’in attığını yakaladım. Bunun üzerine Behçet bana dayak attı. Ne vakit Gülcan’ın akıbetini sorsam, kemiklerim kırılana kadar dövdü” dedi.
MEKTUPLAR ORTAYA ÇIKTI
F.Y. ayrıyeten Behçet Yediminareli’nin cezaevinden Y.K.’ye yazdığı mektupları savcılığa teslim etti. İddianamede; Behçet Yediminareli’nin Y.K.’ye yazdığı mektuplarda Gülcan Alıç’ı öldüreceğini söylediği, mektuplara da bayan cinayetleriyle ilgili gazete kupürleri eklediği, Y.K. ve A.K.’nin ise Gülcan Alıç ve F.Y. hakkında bilgi vererek Behçet Yediminareli’yi kışkırttıkları belirtildi. İddianamede ayrıyeten A.K. ve Y.K.’nin cinayet sırasında olay yerinde olmadığı lakin olay öncesi kışkırtıcı, olay sonrası ise kanıtları gizleme istikametindeki fiillerinden ötürü cürmün işlenmesine azmettirdikleri, öbür sanıklar üzere tıpkı kabahatten yargılanmaları gerektiği belirtildi. Ağırlaştırılmış müebbet mahpusla yargılanacak sanıklar önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.
Alıç ailesi, geçen yıl nisan ayında emniyete başvurarak kızları Fatma ve Gülcan’ın 2005 yılında birebir anda kaybolduğunu ve bir daha haber alamadıklarını belirtip, yardım istedi. Polis, yaptığı araştırmada kaybolan kız kardeşlerin hayatta olduklarına dair rastgele bir iz bulamadı. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Ofis Amirliği, Fatma ve Gülcan Alıç’ın cinayete kurban gitmiş olabileceğini kıymetlendirerek özel bir takım kurdu.
ÖZEL GRUP 2 BİREYDEN ŞÜPHELENDİ
Özel grup, yaptığı araştırmada kayıp kardeşlerin başta sıhhat kuruluşları olmak üzere hiçbir resmi kurumda süreç yaptırmadığını tespit ederken, akrabaları ve arkadaşlarının da ortalarında olduğu yaklaşık 100 bireyle görüştü. Özel grup, görüşmelerde; Gülcan Alıç’ın dini nikahla birlikte yaşadığı Behçet Yediminareli ve kuzeni Mevlüt Doğan’ın hareketlerinden şüphelendi.
4 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
7 aylık teknik ve fiziki takibin sonunda kayıp kardeşlerin öldürüldüğü, kuzenlerin HTS kayıtlarına nazaran de cinayetlerin 30 Mart 2005’te işlendiği belirlendi. Mevlüt Doğan, 6 Kasım 2024’te gözaltına alındı. Doğan, sorgusunda cürmünü itiraf ederek Gülcan ve Fatma Alıç’ı Behçet Yediminareli ile birlikte boğarak öldürdükten sonra Sarıkaya Mahallesi’ndeki bir bağ meskeninin bahçesine gömdüklerini söyledi. İtirafın akabinde 7 Kasım 2024’te Behçet Yediminareli, dini nikahla birlikte yaşadığı Y.K. ve kız kardeşi A.K. (42) gözaltına alındı. Mevlüt Doğan’ın gösterdiği yerde yapılan hafriyatta da kardeşlere ilişkin kemikler bulundu. Behçet Yediminareli ile Mevlüt Doğan tutuklanırken, Y.K. ile A.K. isimli denetim kararı ile hür bırakıldı.
ÖNCE SORGU SONRA CİNAYET
Soruşturma sonunda 4 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istemiyle 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İddianamede, olay ayrıntılı halde aktarıldı. Buna nazaran, küçük yaşta çocuğa cinsel istismarda bulunma kabahatinden karar giyen Behçet Yediminareli, 16 Mart 2005’te cezaevinden tahliye olduktan sonra 30 Mart’ta Gülcan ve ablası Fatma Alıç’ı bağ konutuna götürüp, ellerini ve ayaklarını bağladı. Daha sonra kuzeni Mevlüt Doğan’ı bağ meskenine götüren Yediminareli, Doğan’dan Gülcan Alıç’ı sorgulamasını, cezaevinde kendisini aldatıp aldatmadığını öğrenmesini istedi. Mevlüt Doğan, Gülcan Alıç’ı sorguladı lakin konuşmayınca boğarak öldürdü. Behçet Yediminareli, “Arkada şahit bırakmayalım” diyerek Fatma Alıç’ı da boğmaya çalıştı. Fatma Alıç direnince Behçet Yediminareli, bayanı çelik telli çamaşır ipi ile boğdu. Cinayetlerin akabinde Yediminareli, mahalledeki komşularına Gülcan ve Fatma Alıç’ın çocuklarını meskende bırakarak kaçtıklarını söyledi.
‘NE VAKİT GÜLCAN’I SORSAM DÖVDÜ’
7 sayfalık iddianamede; Behçet Yediminareli’nin resmi nikahlı eşi olan lakin farklı yaşadığı F.Y.’nin sözü de yer aldı. F.Y., tabirinde olay gecesi Behçet Yediminareli’nin Gülcan ve Fatma’nın çocuklarını konuta getirdiğini belirterek, “Gülcan’ın çocuklarına çok düşkün olduğunu bildiğimden geri döneceği günü bekledim. Gülcan’ın telefonundan çocuklara sahip çıkmamı ve bir gün geleceğini belirtir bildiriler aldım. Lakin bir vakit sonra bu iletileri Gülcan’ın telefonundan Behçet’in attığını yakaladım. Bunun üzerine Behçet bana dayak attı. Ne vakit Gülcan’ın akıbetini sorsam, kemiklerim kırılana kadar dövdü” dedi.
MEKTUPLAR ORTAYA ÇIKTI
F.Y. ayrıyeten Behçet Yediminareli’nin cezaevinden Y.K.’ye yazdığı mektupları savcılığa teslim etti. İddianamede; Behçet Yediminareli’nin Y.K.’ye yazdığı mektuplarda Gülcan Alıç’ı öldüreceğini söylediği, mektuplara da bayan cinayetleriyle ilgili gazete kupürleri eklediği, Y.K. ve A.K.’nin ise Gülcan Alıç ve F.Y. hakkında bilgi vererek Behçet Yediminareli’yi kışkırttıkları belirtildi. İddianamede ayrıyeten A.K. ve Y.K.’nin cinayet sırasında olay yerinde olmadığı lakin olay öncesi kışkırtıcı, olay sonrası ise kanıtları gizleme istikametindeki fiillerinden ötürü hatanın işlenmesine azmettirdikleri, öbür sanıklar üzere birebir hatadan yargılanmaları gerektiği belirtildi. Ağırlaştırılmış müebbet mahpusla yargılanacak sanıklar önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.
