Boykot çağrılarına soruşturma! Adalet Bakanı Tunç: Ekonomiye yönelik organize bir atak var

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç katıldığı canlı yayında, boykot davetlerine ait değerlendirmede bulunuyor. Bakan Tunç’un açıklamaları özetle şöyle: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bir soruşturma başlattı bu bahiste. Boykot daveti yapan şahıslar hakkında, Türk Ceza Kanunu 122. hususu var, nefret ve ayrımcılık kabahatini düzenleyen unsur ve yeniden halk fikirini ve düşmanlığa tahrik kabahatini düzenleyen Türk Ceza Kanunu 216. hususların ihlali nedeniyle direkten soruşturma başlatılmış durumda. Tabi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın özellikle Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerinin boykot davetine yönelik başlatmış olduğu bu soruşturma kıymetli. Bu soruşturmanın ilerleyen süreçlerini tabi ki Cumhuriyet Başsavcılığımız kamuoyuyla paylaşacaktır.

Yargı bir taraftan gerekli süreçleri gerçekleştirecektir. Tabi burada bilhassa İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Büyükşehir Belediye Başkanı ve 106 şüpheli hakkında başlatmış olduğu isimli soruşturma sonrasında mevzuyu saptırmaya çalışması, isimli soruşturmayı bir siyasi soruşturma üzere göstermeye çalışması ve bilhassa soruşturmayı etkilemeye yönelik tavır ve davranışları tekrar yargı mensuplarını tehdit etmeleri, yargı mensuplarını baskı altına almaya yönelik telaffuzları ve sokak davetleri ve sokak davetleri sonucunda ortaya çıkan olaylar, gelişmeler maalesef isimli soruşturmayı bilhassa işin aslını gölgelemeye yönelik davranışlardır.

“YERLİ VE ULUSAL MARKALA LİNÇ GİRİŞİMİ”

Ama burada doğal başarılı olamayınca farklı bir alana geçtiler, o da boykot daveti. Artık bu boykot daveti, bilhassa iktisada yönelik organize bir taarruz, bir karalama kampanyası, bu ülkenin yerli ve ulusal markalarına yönelik bir linç teşebbüsü, bu bizim hukuk sistemimizde kabul edilebilir bir durum değil.

“MİLLETİMİZ PRESTİJ ETMEZ”

Bunun karşılığı Türk Ceza Kanunu’nda, bunun karşılığı Türk Ticaret Kanunu’nda hem kamu nizamı bakımından hem de tekrar ilgili firmaların hukuksal hakları bakımından yapabilecekleri bir grup teşebbüsler mevcut. Bilhassa Cumhuriyet Halk Partisi’nin kimi markaları amaç alan sistemli boykot daveti, ekonomik nizama yönelik bu organize karalama kampanyasına bir kez milletimiz katiyen prestij etmeyecektir. Biz milletimize güveniyoruz. Milletimizin sağduyusu bu tıp saçma sapan teşebbüslere prestij etmez. Münasebetiyle bu davet da boşa çıkacaktır.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Başsavcılıktan yapılan açıklamada, bir müddettir klâsik ve toplumsal medya yayın organlarında halkın bir bölümünün ekonomik aktiflikte bulunmasını engellemeye yönelik, kamuoyunda “boykot” davetleri olarak bilinen ayrıştırıcı telaffuzlar ve bu telaffuzları yayan şahıslarla ilgili resen soruşturma başlatıldığı bildirildi.

Açıklamada, soruşturmanın “nefret ve ayrımcılık” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” cürümlerinden açıldığı belirtildi.

Öte yandan, yapılan davetler üzerine birtakım işyerlerine yönelik fizikî ve kelamlı şiddet hareketlerine ait soruşturmaların da bu soruşturma ile birleştirildiği kaydedildi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç katıldığı canlı yayında, boykot davetlerine ait değerlendirmede bulunuyor. Bakan Tunç’un açıklamaları özetle şöyle: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bir soruşturma başlattı bu mevzuda. Boykot daveti yapan şahıslar hakkında, Türk Ceza Kanunu 122. unsuru var, nefret ve ayrımcılık hatasını düzenleyen husus ve yeniden halk fikirini ve düşmanlığa tahrik hatasını düzenleyen Türk Ceza Kanunu 216. hususların ihlali nedeniyle direkten soruşturma başlatılmış durumda. Tabi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın özellikle Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerinin boykot davetine yönelik başlatmış olduğu bu soruşturma değerli. Bu soruşturmanın ilerleyen süreçlerini tabi ki Cumhuriyet Başsavcılığımız kamuoyuyla paylaşacaktır.

Yargı bir taraftan gerekli süreçleri gerçekleştirecektir. Tabi burada bilhassa İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Büyükşehir Belediye Başkanı ve 106 şüpheli hakkında başlatmış olduğu isimli soruşturma sonrasında mevzuyu saptırmaya çalışması, isimli soruşturmayı bir siyasi soruşturma üzere göstermeye çalışması ve bilhassa soruşturmayı etkilemeye yönelik tavır ve davranışları tekrar yargı mensuplarını tehdit etmeleri, yargı mensuplarını baskı altına almaya yönelik telaffuzları ve sokak davetleri ve sokak davetleri sonucunda ortaya çıkan olaylar, gelişmeler maalesef isimli soruşturmayı bilhassa işin aslını gölgelemeye yönelik davranışlardır.

“YERLİ VE ULUSAL MARKALA LİNÇ GİRİŞİMİ”

Ama burada natürel başarılı olamayınca farklı bir alana geçtiler, o da boykot daveti. Artık bu boykot daveti, bilhassa iktisada yönelik organize bir taarruz, bir karalama kampanyası, bu ülkenin yerli ve ulusal markalarına yönelik bir linç teşebbüsü, bu bizim hukuk nizamımızda kabul edilebilir bir durum değil.

“MİLLETİMİZ PRESTİJ ETMEZ”

Bunun karşılığı Türk Ceza Kanunu’nda, bunun karşılığı Türk Ticaret Kanunu’nda hem kamu tertibi bakımından hem de yeniden ilgili firmaların türel hakları bakımından yapabilecekleri bir kadro teşebbüsler mevcut. Bilhassa Cumhuriyet Halk Partisi’nin birtakım markaları gaye alan sistemli boykot daveti, ekonomik tertibe yönelik bu organize karalama kampanyasına bir kez milletimiz muhakkak prestij etmeyecektir. Biz milletimize güveniyoruz. Milletimizin sağduyusu bu çeşit saçma sapan teşebbüslere prestij etmez. Hasebiyle bu davet da boşa çıkacaktır.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Başsavcılıktan yapılan açıklamada, bir müddettir klâsik ve toplumsal medya yayın organlarında halkın bir bölümünün ekonomik aktiflikte bulunmasını engellemeye yönelik, kamuoyunda “boykot” davetleri olarak bilinen ayrıştırıcı telaffuzlar ve bu telaffuzları yayan şahıslarla ilgili resen soruşturma başlatıldığı bildirildi.

Açıklamada, soruşturmanın “nefret ve ayrımcılık” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” hatalarından açıldığı belirtildi.

Öte yandan, yapılan davetler üzerine birtakım işyerlerine yönelik fizikî ve kelamlı şiddet aksiyonlarına ait soruşturmaların da bu soruşturma ile birleştirildiği kaydedildi.