Melikgazi ilçesi Mustafa Eminoğlu Anadolu Lisesi’nde 12’nci sınıf öğrencisi Hüseyin Eren Akbaba, dedesinden etkilenerek felçli bireylerin konuşabilmesi için aygıt tasarlamaya karar verdi. Okuldaki danışman fizik öğretmeni Ferhat Çekim ile birlikte çalışmalara başlayan Akbaba, yaklaşık 2 yılın sonunda felçli bireylerin göz hareketleriyle bağlantı kurabilmesini sağlayan EOG tabanlı proje tasarladı. Akbaba projesini, yaklaşık 10 bin lise öğrencisinin dünyanın dört bir yanından iştirak sağladığı ABD’nin New York kentinde düzenlenecek olan ‘Genius Olimpiyatları’na gönderdi. Ön değerlendirmeler sonucunda Akbaba’nın projesi yaklaşık 500 proje ortasına alındı.
9 Haziran’da yaklaşık 77 ülkenin katılacağı ABD’de düzenlenecek olan ‘Genius Olimpiyatları’na finalist olarak seçilen Akbaba, müsabakaya Türkiye’den katılan tek devlet okulu öğrencisi oldu.
Süreci anlatan Hüseyin Eren Akbaba, “Amerika’da her yıl düzenlenen GENIUS Olimpiyatları’na başvurduk. Geliştirdiğim sistemle finalist olarak katılacağız. GENIUS Olimpiyatları 9 Haziran’da yapılacak. Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde okulumuzu temsil edeceğiz. Yarışa 77 ülkeden iştirak olacak. Dünyanın dört bir yanından çalışma yapan liseli öğrenciler New York’ta buluşacak ve kendi yaptıkları çalışmaları sergileyecekler. GENIUS Olimpiyatları’nda yaklaşık 500’e yakın bir çalışma mevcut. Ülkemizden de yaklaşık 20 öğrenci iştirak sağlayacak ve bunun 19’u özel okul öğrencisi. Bu müsabakaya Anadolu liselerinden katılacak tek öğrenci benim” diye konuştu.
‘SİSTEMİMİZİ 200 LİRAYA MAL ETTİK’
Tasarladığı projeye ait bilgi veren Akbaba, “Projem, göz ve etrafındaki kasları kullanarak yüzde 90 ve üzeri felçli insanların bağlantı kurmasını sağlıyor. Konuşmakta zahmet çeken bu hastaların bağlantıya geçmesini sağlayacağız. Yaklaşık 2 yıldır bu çalışma üzerine uğraşıyorum. Bana fikir çok evvelce gelmişti. Okulumdaki deneyimli danışman hocalarımla birlikte bu çalışmayı yürüttüm. Artık de Amerika’daki müsabakaya finalist olarak katılacağız. EOG tabanlı aygıtlar, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 150 bin dolardan satışa sunuluyor. Bizim ülkemizde bu türlü bir kesim mevcut değil. Ülkemizin insanları bu aygıtı alabilecek maddi duruma sahip değiller. Biz de bunu bildiğimizden sistemimizi yaklaşık 200 liraya mal ettik ve herkesin kullanabileceği halde tasarladık” sözlerini kullandı.
‘NÜKLEER FİZİK VE YAPAY ZEKA ALANINDA DA ÇALIŞMALARIM BULUNUYOR’
Dedesinin hastalığına ait konuşan Akbaba, “Ben küçükken dedem felç rahatsızlığı geçirdi ve kendisi yüzde 90 üzerinde felçliydi. Konuşamıyordu. Kendimi, küçüklüğümden beri, ‘Buna nasıl bir tahlil getirebilirim’ diye sorguluyordum. Aslında bu projeyi, ‘Sadece kendi dedem için değil dünyadaki bütün felçli insanların nasıl konuşmasını sağlayabilirim’ diye düşünerek geliştirdim. Nükleer fizik ve yapay zeka alanında da çalışmalarım bulunuyor. Dünyadaki bütün hastalıkların teşhisini yapan bir yapay zeka ve EOG tabanlı bir projem bulunuyor. Amerika’da düzenlenecek olan Genius Olimpiyatları’na ülkemizden katılacak tek devlet lisesinden öğrenci benim. Okulumuzun bu müsabakaya verebilecek bir bütçesi maalesef bulunmuyor. Bu da maddi sıkıntılarla karşılaşmamıza yol açıyor. Biz de devletimizden her türlü maddi ve manevi takviyesi bekliyoruz” dedi.
‘HÜSEYİN PARLAYAN YILDIZIMIZ’
Hüseyin Eren Akbaba’nın fizik öğretmeni Ferhat Çekim ise şöyle konuştu:
“Biz, okul olarak 16 yıldır bilim olimpiyatları, proje yarışları, ulusal ve milletlerarası müsabakalarda her vakit öğrencilerimize takviye verdik. Hüseyin de bunlardan birisi, parlayan yıldızımız. Amerika’da düzenlenecek olan bilimsel yarışa finalist olarak davet edildi. Felçli hastalarımızın göz hudutlarını kullanarak sonları algılayabilen göz ve kaş hareketleriyle, konuşma zahmeti çeken hastalarımızı konuşturmayı amaçladık. Yakınlarının, hastanın şahsen kendi sesini duyarak onlarla ruhsal temasa geçmesini amaçladık. Mesela gözünü 2 kez sağa çevirdiğinde ‘Acıktım, susadım, nasılsınız’ demesi hasta yakınlarına da ruhsal dayanak olacağını düşünüyoruz. Bilhassa Hüseyin’in dedesinin bu türlü bir rahatsızlığının olması ve projemizi buna yönelterek çok hoş bir çalışma yaptık. Biz devlet okuluyuz. 77 ülkeden proje finalist olarak çağrıldı ama devlet okulu olarak yalnızca biz varız. Biz takviye bekliyoruz. Bu çocukların emeğinin zayi olmaması gerekiyor.”
Melikgazi ilçesi Mustafa Eminoğlu Anadolu Lisesi’nde 12’nci sınıf öğrencisi Hüseyin Eren Akbaba, dedesinden etkilenerek felçli bireylerin konuşabilmesi için aygıt tasarlamaya karar verdi. Okuldaki danışman fizik öğretmeni Ferhat Çekim ile birlikte çalışmalara başlayan Akbaba, yaklaşık 2 yılın sonunda felçli bireylerin göz hareketleriyle bağlantı kurabilmesini sağlayan EOG tabanlı proje tasarladı. Akbaba projesini, yaklaşık 10 bin lise öğrencisinin dünyanın dört bir yanından iştirak sağladığı ABD’nin New York kentinde düzenlenecek olan ‘Genius Olimpiyatları’na gönderdi. Ön değerlendirmeler sonucunda Akbaba’nın projesi yaklaşık 500 proje ortasına alındı.
9 Haziran’da yaklaşık 77 ülkenin katılacağı ABD’de düzenlenecek olan ‘Genius Olimpiyatları’na finalist olarak seçilen Akbaba, müsabakaya Türkiye’den katılan tek devlet okulu öğrencisi oldu.
Süreci anlatan Hüseyin Eren Akbaba, “Amerika’da her yıl düzenlenen GENIUS Olimpiyatları’na başvurduk. Geliştirdiğim sistemle finalist olarak katılacağız. GENIUS Olimpiyatları 9 Haziran’da yapılacak. Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde okulumuzu temsil edeceğiz. Yarışa 77 ülkeden iştirak olacak. Dünyanın dört bir yanından çalışma yapan liseli öğrenciler New York’ta buluşacak ve kendi yaptıkları çalışmaları sergileyecekler. GENIUS Olimpiyatları’nda yaklaşık 500’e yakın bir çalışma mevcut. Ülkemizden de yaklaşık 20 öğrenci iştirak sağlayacak ve bunun 19’u özel okul öğrencisi. Bu müsabakaya Anadolu liselerinden katılacak tek öğrenci benim” diye konuştu.
‘SİSTEMİMİZİ 200 LİRAYA MAL ETTİK’
Tasarladığı projeye ait bilgi veren Akbaba, “Projem, göz ve etrafındaki kasları kullanarak yüzde 90 ve üzeri felçli insanların bağlantı kurmasını sağlıyor. Konuşmakta zahmet çeken bu hastaların irtibata geçmesini sağlayacağız. Yaklaşık 2 yıldır bu çalışma üzerine uğraşıyorum. Bana fikir çok evvelden gelmişti. Okulumdaki deneyimli danışman hocalarımla birlikte bu çalışmayı yürüttüm. Artık de Amerika’daki müsabakaya finalist olarak katılacağız. EOG tabanlı aygıtlar, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 150 bin dolardan satışa sunuluyor. Bizim ülkemizde bu türlü bir bölüm mevcut değil. Ülkemizin insanları bu aygıtı alabilecek maddi duruma sahip değiller. Biz de bunu bildiğimizden sistemimizi yaklaşık 200 liraya mal ettik ve herkesin kullanabileceği formda tasarladık” tabirlerini kullandı.
‘NÜKLEER FİZİK VE YAPAY ZEKA ALANINDA DA ÇALIŞMALARIM BULUNUYOR’
Dedesinin hastalığına ait konuşan Akbaba, “Ben küçükken dedem felç rahatsızlığı geçirdi ve kendisi yüzde 90 üzerinde felçliydi. Konuşamıyordu. Kendimi, küçüklüğümden beri, ‘Buna nasıl bir tahlil getirebilirim’ diye sorguluyordum. Aslında bu projeyi, ‘Sadece kendi dedem için değil dünyadaki bütün felçli insanların nasıl konuşmasını sağlayabilirim’ diye düşünerek geliştirdim. Nükleer fizik ve yapay zeka alanında da çalışmalarım bulunuyor. Dünyadaki bütün hastalıkların teşhisini yapan bir yapay zeka ve EOG tabanlı bir projem bulunuyor. Amerika’da düzenlenecek olan Genius Olimpiyatları’na ülkemizden katılacak tek devlet lisesinden öğrenci benim. Okulumuzun bu müsabakaya verebilecek bir bütçesi maalesef bulunmuyor. Bu da maddi problemlerle karşılaşmamıza yol açıyor. Biz de devletimizden her türlü maddi ve manevi takviyesi bekliyoruz” dedi.
‘HÜSEYİN PARLAYAN YILDIZIMIZ’
Hüseyin Eren Akbaba’nın fizik öğretmeni Ferhat Çekim ise şöyle konuştu:
“Biz, okul olarak 16 yıldır bilim olimpiyatları, proje müsabakaları, ulusal ve memleketler arası yarışlarda her vakit öğrencilerimize takviye verdik. Hüseyin de bunlardan birisi, parlayan yıldızımız. Amerika’da düzenlenecek olan bilimsel müsabakaya finalist olarak davet edildi. Felçli hastalarımızın göz sonlarını kullanarak hudutları algılayabilen göz ve kaş hareketleriyle, konuşma zahmeti çeken hastalarımızı konuşturmayı amaçladık. Yakınlarının, hastanın şahsen kendi sesini duyarak onlarla ruhsal temasa geçmesini amaçladık. Mesela gözünü 2 kez sağa çevirdiğinde ‘Acıktım, susadım, nasılsınız’ demesi hasta yakınlarına da ruhsal dayanak olacağını düşünüyoruz. Bilhassa Hüseyin’in dedesinin bu türlü bir rahatsızlığının olması ve projemizi buna yönelterek çok hoş bir çalışma yaptık. Biz devlet okuluyuz. 77 ülkeden proje finalist olarak çağrıldı ama devlet okulu olarak yalnızca biz varız. Biz takviye bekliyoruz. Bu çocukların emeğinin zayi olmaması gerekiyor.”
