SON DAKİKA Boykot davetlerine soruşturma! Siyasilerden peş peşe reaksiyonlar: Ziyan edenler dava açabilir
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Bakan Yerlikaya, şunları kaydetti: “Gençlerimizi kendi siyasi emelleri uğruna sokaklara çağırıp iç karışıklık çıkarmaya çalışanlar; halkımız ortasında kin ve düşmanlık tohumlarını ekmeye uğraşanlar, ‘işkence yapılıyor’ diyerek ülkemize iftira atanlar, artık de ‘boykot çağrısı’ yapıyorlar. Ana muhalefetin fütursuz davetlerini büyük bir keyifle izleyenlerin başında siyonist İsrail’in gelmesi, nasıl bir tezahürdür? Türkiye kendi ayaklarının üzerinde durdukça, dünya siyasetinde dik ve güçlü bir duruş sergiledikçe, bölgesinde olup bitene seyirci kalmadıkça, hem milletimizin hem de mazlumların hakkını korudukça, birileri tekrar birebir oyunları sahneye koymaya başladı. Artık de ‘boykot’’ diyorlar. Pekala kim, kimi boykot edecek? Milletimiz; kendi esnafını, çiftçisini, yerli ve ulusal eserlerini, üreticilerini, öz endüstrisini boykot edecek, o denli mi? ‘Demokratik hak’ kalkanı gölgesinde istenen bu mu?”
Boykot daveti yapanların binlerce insanın ekmeği ile oynayacağına işaret eden Yerlikaya, “Unutulmasın ki bu davet ekonomik bağımsızlığımıza yönelik bir sabotajdır. Bu boykot daveti, binlerce insanın ekmeğiyle oynamak demektir! Bu davet ulusal ekonomimize suikasttır! Kendi insanımızın ekmeğini küçültmektir. Ekonomimize bir darbe girişimidir! Halbuki biz ‘boykotla değil, üretimle büyürüz!’ Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Tehditlerle, parmak sallamalarla, sokak ve boykot çağrılarıyla eğip, bükülemez. Parti içi kavgalarınıza ülkemizi alet etmeyin! Emekçilerimizin, üreticilerimizin, çiftçilerimizin gücü; gençlerimizin gücüyle, 7’den 77’ye, alın terimizi akıtmaya, bir ve birlikte olarak Büyük ve Güçlü Türkiye maksadına gerçek yürümeye devam edeceğiz.” sözlerine yer verdi.
Sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, “Ülkemizin geleceğine ve milletimizin emeğine direkt ziyan verecek bu hareket, boykot değil ulusal ziyandır.” sözünü kullandı.
Bak, üzerinde Türk bayrağı bulunan ve “Boykot ile asıl maksatları: Yerli üretimi durdurmak!” yazılı görseli de açıklamasına ekledi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Bakan Tunç, “Cumhuriyet Halk Partisinin birtakım markaları maksat alan sistemli boykot daveti, ekonomik nizama yönelik organize bir karalama kampanyasıdır. Hukuk devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri yahut tüketicileri ideolojik çizgisine nazaran hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Yerli sermayeyi maksat alan ve ticaret hayatını sabote etmeye yönelik bu sorumsuz linç teşebbüsü, açıkça hukuka karşıttır.” tabirlerine yer verdi.
Bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca resen soruşturma başlatıldığını anımsatan Tunç, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bir işletmenin prestijini zedeleyici, faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanların, iş ve çalışma hürriyetini tehdit eden her teşebbüsün hukuksal ve cezai sorumluluğu vardır. Bağımsız ve tarafsız yargı; esnafımızın, işçimizin ve tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar savunmaya devam edecektir. Şahsi menfaatlerinin esiri olan ana muhalefet partisinin genel başkanı, yaşadığı akıl tutulmasından bir an evvel dönmeli, milletimizi birbirine düşürecek ve kaos oluşturacak sorumsuz ve şuursuz davetlerinden vazgeçmelidir. Böylesine düzeysiz ve akıl dışı davetlere milletimiz katiyetle prestij etmeyecek, ülkemizi kutuplaştırmaya çalışanlara, ekonomimize ziyan vermeyi amaçlayanlara, sokakları karıştırmak isteyenlere sağduyusuyla, birlik ve beraberliğiyle en hoş karşılığı verecektir.”
“HUKUK TERTİBİMİZDE KABUL EDİLEBİLİR BİR DURUM DEĞİL”
Öte yandan, A Haber televizyonuna bağlanan Tunç, resen başlatılan soruşturmanın ilerleyen süreçlerinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca kamuoyuyla paylaşacağını söyledi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Kurum, şunları kaydetti: “Boykot diyerek, bu milletin işini, aşını, esnafın siftahını, helal karını, çiftçinin emeğini, alın terini gaye aldınız. Lakin şunu âlâ bilin ki bu davetlerle ne para kulelerini, yolsuzluk skandallarını örtebilir ne de bu millete ziyan verebilirsiniz. Huzurumuzu ve iktisadımızı amaç alarak attığınız her adımda daima kaybetmeye mahkumsunuz!”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sokak ve boykot davetleriyle toplumsal huzuru ve ekonomik istikrarı amaç alan bir muhalefetin kaybetmeye mahkum olduğunu belirterek, “Ayrıştırıcı, tehditkar ve kutuplaştırıcı telaffuzları temel alan, hukuk tanımaz siyaset şekli, tarih önünde ve milletimizin vicdanında karşılığını bulacaktır.” tabirini kullandı.
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Toplumsal birliği bozmayı, Türkiye’ye kaybettirmeyi amaçlayanlara karşı dimdik duruyor ve bu zihniyeti reddediyoruz. Bu ülkenin kıymetlerine, emeğine, büyümesine ziyan vermeyi amaçlayanlar hiçbir vakit başarılı olamayacaklar.” tabirini kullandı.
Bakan Göktaş toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine reaksiyon gösterdi:
Göktaş, paylaşımında şunları kaydetti: “Boykot ismi altında yapılan davet ile gaye aldıkları, alın teriyle üreten çalışanımız, toprağını işleyen çiftçimiz, istihdam sağlayan girişimcimiz ve bu ülkenin refahını inşa eden tüm bölümlerdir. Türkiye’nin emeğine, kazanımlarına ve geleceğine direkt ziyan veren bu hareket, boykot değil ulusal ziyandır. Bizler, emeğiyle büyüyen, üretimiyle güçlenen, birliğiyle yükselen bir milletiz. Toplumsal birliği bozmayı, Türkiye’ye kaybettirmeyi amaçlayanlara karşı dimdik duruyor ve bu zihniyeti reddediyoruz. Bu ülkenin kıymetlerine, emeğine, büyümesine ziyan vermeyi amaçlayanlar hiçbir vakit başarılı olamayacaklar.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, boykot ismi altında yürütülen kirli telaffuzların, bu milleti yıldıramayacağını belirterek, “Aziz milletimiz neyin ne olduğunu bilir, ferasetiyle, basiretiyle her oyunu bozar.” tabirini kullandı.
Uraloğlu, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, üreten, istihdam sağlayan her kişi ve kurumun, Türkiye’nin ulusal gücü olduğunu söz ederek, şunları kaydetti:
“Bu güce ziyan vermek isteyenlerin maksadı yalnızca markalar değil, emeğimiz, birlikteliğimiz ve geleceğimizdir. Boykot ismi altında yürütülen kirli telaffuzlar, bu milleti yıldıramaz. Aziz milletimiz neyin ne olduğunu bilir, ferasetiyle, basiretiyle her oyunu bozar. Toplumu bölmeye çalışanlar tekrar ve her vakit kaybedecektir. Biz biriz ve birlikte güçlüyüz.”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, milli markaları boykot davetleriyle zayıflatmaya çabalamanın Türkiye’nin ortak geleceğine ziyan verdiğini belirterek, “Milletimiz bu cins oyunlara gelmez.” tabirlerini kullandı.
Kacır, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, üretim ve istihdamın Türkiye’nin ulusal gücü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Bu gücü kırmaya çalışmak, ulusal markaları boykot davetleriyle zayıflatmaya çabalamak Türkiye’nin ortak geleceğine ziyan vermektir. Türk milleti, feraset ve basiret sahibidir. Milletimiz bu tıp oyunlara gelmez. Milletimiz ortasında ayrıştırıcı telaffuzlar üretenler, tekrar ve hep kendileri kaybedecektir.”
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yaptığı açıklamada, birtakım kişi ve kuruluşların, toplumsal medya mecralarından “2 Nisan’da ticareti durduralım” halindeki boykot davetlerini esefle kınadığını belirtti.
Bakan Bolat, bilhassa ticareti durdurma eforlarıyla alakalı olarak ticaretinde ziyan edenlerin tazminat davası açma haklarının olduğunu anımsatarak, “Boykot davetleri nedeniyle ticaretinde maddi kaybı olan esnafımız, şirket sahipleri ve hissedarların borçlar hukuku kapsamında tazminat davası açma hakları var, bu mevzuda kimse tereddüt etmesin”.” tabirlerini kullandı.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ekonomik boykot davetlerine ait toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti:
“Bizim üreticimiz, bizim çiftçimiz, bizim esnafımız. Ulusal markalarımıza ‘boykot’ ismi altında yapılmaya çalışılanların, Türkiye’ye ziyan vereceği aşikardır. Kendi üreticimize, kendi esnafımıza sırtımızı dönmek, kendi emeğimizi baltalamaktır. Üretimin, istihdamın, ulusal ekonomimizin işleyen çarklarına çomak sokmaya çalışanlara karşı milletimiz gereken karşılığı verecektir.”
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Hayati Yazıcı, “Ekonomik boykot daveti ile toplumda kutuplaşmaya taban hazırlayanlara, ekonomimizin can damarı işletmelerimizi amaç alanlara milletimiz sandıkta gereken karşılığı verecektir.” sözünü kullandı.
Yazıcı, toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
CHP’nin siyasi çabayı sokağa taşıma gayretlerinin artık de ekonomiyi amaç alma teşebbüsüne dönüştüğünü belirten Yazıcı, şunları kaydetti:
“Ekonomik boykot daveti ile toplumda kutuplaşmaya yer hazırlayanlara, ekonomimizin can damarı işletmelerimizi gaye alanlara milletimiz sandıkta gereken yanıtı verecektir. Hizmet üretmeden, kriz ve kaosla toplumu yönlendirmeye çalışanlara karşı milletimizle birlikte esnafımıza, ekonomimize, ülkemize sahip çıkacağız.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, muhalefetin “boykot çağrıları”na reaksiyon göstererek, “Sorumsuz davetleriyle işçilerimizin, istihdam oluşturan girişimcilerimizin ve sanayicilerimizin ekmeğiyle, helal karıyla oynamaya çalışanlar asla maksadına ulaşamayacaktır.” sözünü kullandı.
Bakan Işıkhan, toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Çalışanın, üretenin, ihracat yapanın yanında olmaya devam edeceklerini vurgulayan Işıkhan, şunları kaydetti:
“Sorumsuz davetleriyle işçilerimizin, istihdam oluşturan girişimcilerimizin ve sanayicilerimizin ekmeğiyle, helal yararıyla oynamaya çalışanlar asla emeline ulaşamayacaktır.”
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Boykot naralarıyla ayrıştırıcı söylemler üretenler, milletimizin birliği ve beraberliği karşısında her daim yenilmeye mahkumdur.” tabirini kullandı.
Bakan Tekin, toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Tekin paylaşımında, “Yerli ve ulusal markalara yönelik boykot davetlerinin, ülkemizin daha müreffeh yarınlara ulaşmasına ziyan vereceği açıktır. Bilinmelidir ki, bu büyük millet kendi emeğini kimseye asla yem etmeyecektir. Boykot naralarıyla ayrıştırıcı söylemler üretenler, milletimizin birliği ve beraberliği karşısında her daim yenilmeye mahkumdur.” tabirlerine yer verdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, bir müddettir klâsik ve toplumsal medya yayın organlarında halkın bir bölümünün ekonomik aktiflikte bulunmasını engellemeye yönelik, kamuoyunda “boykot” davetleri olarak bilinen ayrıştırıcı telaffuzlar ve bu telaffuzları yayan şahıslarla ilgili resen soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Açıklamada, soruşturmanın “nefret ve ayrımcılık” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” kabahatlerinden açıldığı belirtildi.
Öte yandan, yapılan davetler üzerine kimi işyerlerine yönelik fizikî ve kelamlı şiddet aksiyonlarına ait soruşturmaların da bu soruşturma ile birleştirildiği kaydedildi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Bakan Yerlikaya, şunları kaydetti: “Gençlerimizi kendi siyasi emelleri uğruna sokaklara çağırıp iç karışıklık çıkarmaya çalışanlar; halkımız ortasında kin ve düşmanlık tohumlarını ekmeye uğraşanlar, ‘işkence yapılıyor’ diyerek ülkemize iftira atanlar, artık de ‘boykot çağrısı’ yapıyorlar. Ana muhalefetin fütursuz davetlerini büyük bir keyifle izleyenlerin başında siyonist İsrail’in gelmesi, nasıl bir tezahürdür? Türkiye kendi ayaklarının üzerinde durdukça, dünya siyasetinde dik ve güçlü bir duruş sergiledikçe, bölgesinde olup bitene seyirci kalmadıkça, hem milletimizin hem de mazlumların hakkını korudukça, birileri tekrar birebir oyunları sahneye koymaya başladı. Artık de ‘boykot’’ diyorlar. Pekala kim, kimi boykot edecek? Milletimiz; kendi esnafını, çiftçisini, yerli ve ulusal eserlerini, üreticilerini, öz endüstrisini boykot edecek, o denli mi? ‘Demokratik hak’ kalkanı gölgesinde istenen bu mu?”
Boykot daveti yapanların binlerce insanın ekmeği ile oynayacağına işaret eden Yerlikaya, “Unutulmasın ki bu davet ekonomik bağımsızlığımıza yönelik bir sabotajdır. Bu boykot daveti, binlerce insanın ekmeğiyle oynamak demektir! Bu davet ulusal ekonomimize suikasttır! Kendi insanımızın ekmeğini küçültmektir. Ekonomimize bir darbe girişimidir! Halbuki biz ‘boykotla değil, üretimle büyürüz!’ Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Tehditlerle, parmak sallamalarla, sokak ve boykot çağrılarıyla eğip, bükülemez. Parti içi kavgalarınıza ülkemizi alet etmeyin! Çalışanlarımızın, üreticilerimizin, çiftçilerimizin gücü; gençlerimizin gücüyle, 7’den 77’ye, alın terimizi akıtmaya, bir ve birlikte olarak Büyük ve Güçlü Türkiye maksadına yanlışsız yürümeye devam edeceğiz.” sözlerine yer verdi.
Sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, “Ülkemizin geleceğine ve milletimizin emeğine direkt ziyan verecek bu hareket, boykot değil ulusal ziyandır.” sözünü kullandı.
Bak, üzerinde Türk bayrağı bulunan ve “Boykot ile asıl amaçları: Yerli üretimi durdurmak!” yazılı görseli de açıklamasına ekledi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Bakan Tunç, “Cumhuriyet Halk Partisinin birtakım markaları gaye alan sistemli boykot daveti, ekonomik sisteme yönelik organize bir karalama kampanyasıdır. Hukuk devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri yahut tüketicileri ideolojik çizgisine nazaran hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Yerli sermayeyi amaç alan ve ticaret hayatını sabote etmeye yönelik bu sorumsuz linç teşebbüsü, açıkça hukuka karşıttır.” tabirlerine yer verdi.
Bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca resen soruşturma başlatıldığını anımsatan Tunç, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bir işletmenin prestijini zedeleyici, faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanların, iş ve çalışma hürriyetini tehdit eden her teşebbüsün türel ve cezai sorumluluğu vardır. Bağımsız ve tarafsız yargı; esnafımızın, işçimizin ve tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar savunmaya devam edecektir. Şahsi menfaatlerinin esiri olan ana muhalefet partisinin genel başkanı, yaşadığı akıl tutulmasından bir an evvel dönmeli, milletimizi birbirine düşürecek ve kaos oluşturacak sorumsuz ve şuursuz davetlerinden vazgeçmelidir. Böylesine düzeysiz ve akıl dışı davetlere milletimiz katiyen prestij etmeyecek, ülkemizi kutuplaştırmaya çalışanlara, ekonomimize ziyan vermeyi amaçlayanlara, sokakları karıştırmak isteyenlere sağduyusuyla, birlik ve beraberliğiyle en hoş yanıtı verecektir.”
“HUKUK TERTİBİMİZDE KABUL EDİLEBİLİR BİR DURUM DEĞİL”
Öte yandan, A Haber televizyonuna bağlanan Tunç, resen başlatılan soruşturmanın ilerleyen süreçlerinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca kamuoyuyla paylaşacağını söyledi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Kurum, şunları kaydetti: “Boykot diyerek, bu milletin işini, aşını, esnafın siftahını, helal çıkarını, çiftçinin emeğini, alın terini amaç aldınız. Lakin şunu âlâ bilin ki bu davetlerle ne para kulelerini, yolsuzluk skandallarını örtebilir ne de bu millete ziyan verebilirsiniz. Huzurumuzu ve iktisadımızı gaye alarak attığınız her adımda daima kaybetmeye mahkumsunuz!”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sokak ve boykot davetleriyle toplumsal huzuru ve ekonomik istikrarı maksat alan bir muhalefetin kaybetmeye mahkum olduğunu belirterek, “Ayrıştırıcı, tehditkar ve kutuplaştırıcı telaffuzları temel alan, hukuk tanımaz siyaset üslubu, tarih önünde ve milletimizin vicdanında karşılığını bulacaktır.” tabirini kullandı.
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Toplumsal birliği bozmayı, Türkiye’ye kaybettirmeyi amaçlayanlara karşı dimdik duruyor ve bu zihniyeti reddediyoruz. Bu ülkenin bedellerine, emeğine, büyümesine ziyan vermeyi amaçlayanlar hiçbir vakit başarılı olamayacaklar.” sözünü kullandı.
Bakan Göktaş toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine reaksiyon gösterdi:
Göktaş, paylaşımında şunları kaydetti: “Boykot ismi altında yapılan davet ile amaç aldıkları, alın teriyle üreten personelimiz, toprağını işleyen çiftçimiz, istihdam sağlayan girişimcimiz ve bu ülkenin refahını inşa eden tüm kesitlerdir. Türkiye’nin emeğine, kazanımlarına ve geleceğine direkt ziyan veren bu hareket, boykot değil ulusal ziyandır. Bizler, emeğiyle büyüyen, üretimiyle güçlenen, birliğiyle yükselen bir milletiz. Toplumsal birliği bozmayı, Türkiye’ye kaybettirmeyi amaçlayanlara karşı dimdik duruyor ve bu zihniyeti reddediyoruz. Bu ülkenin kıymetlerine, emeğine, büyümesine ziyan vermeyi amaçlayanlar hiçbir vakit başarılı olamayacaklar.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, boykot ismi altında yürütülen kirli telaffuzların, bu milleti yıldıramayacağını belirterek, “Aziz milletimiz neyin ne olduğunu bilir, ferasetiyle, basiretiyle her oyunu bozar.” sözünü kullandı.
Uraloğlu, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, üreten, istihdam sağlayan her kişi ve kurumun, Türkiye’nin ulusal gücü olduğunu söz ederek, şunları kaydetti:
“Bu güce ziyan vermek isteyenlerin maksadı yalnızca markalar değil, emeğimiz, birlikteliğimiz ve geleceğimizdir. Boykot ismi altında yürütülen kirli telaffuzlar, bu milleti yıldıramaz. Aziz milletimiz neyin ne olduğunu bilir, ferasetiyle, basiretiyle her oyunu bozar. Toplumu bölmeye çalışanlar tekrar ve her vakit kaybedecektir. Biz biriz ve birlikte güçlüyüz.”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, milli markaları boykot davetleriyle zayıflatmaya çabalamanın Türkiye’nin ortak geleceğine ziyan verdiğini belirterek, “Milletimiz bu cins oyunlara gelmez.” tabirlerini kullandı.
Kacır, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, üretim ve istihdamın Türkiye’nin ulusal gücü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Bu gücü kırmaya çalışmak, ulusal markaları boykot davetleriyle zayıflatmaya çabalamak Türkiye’nin ortak geleceğine ziyan vermektir. Türk milleti, feraset ve basiret sahibidir. Milletimiz bu cins oyunlara gelmez. Milletimiz ortasında ayrıştırıcı telaffuzlar üretenler, tekrar ve ebediyen kendileri kaybedecektir.”
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yaptığı açıklamada, birtakım kişi ve kuruluşların, toplumsal medya mecralarından “2 Nisan’da ticareti durduralım” biçimindeki boykot davetlerini esefle kınadığını belirtti.
Bakan Bolat, bilhassa ticareti durdurma gayretleriyle alakalı olarak ticaretinde ziyan edenlerin tazminat davası açma haklarının olduğunu anımsatarak, “Boykot davetleri nedeniyle ticaretinde maddi kaybı olan esnafımız, şirket sahipleri ve hissedarların borçlar hukuku kapsamında tazminat davası açma hakları var, bu mevzuda kimse tereddüt etmesin”.” tabirlerini kullandı.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ekonomik boykot davetlerine ait toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti:
“Bizim üreticimiz, bizim çiftçimiz, bizim esnafımız. Ulusal markalarımıza ‘boykot’ ismi altında yapılmaya çalışılanların, Türkiye’ye ziyan vereceği aşikardır. Kendi üreticimize, kendi esnafımıza sırtımızı dönmek, kendi emeğimizi baltalamaktır. Üretimin, istihdamın, ulusal ekonomimizin işleyen çarklarına çomak sokmaya çalışanlara karşı milletimiz gereken yanıtı verecektir.”
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Hayati Yazıcı, “Ekonomik boykot daveti ile toplumda kutuplaşmaya taban hazırlayanlara, ekonomimizin can damarı işletmelerimizi maksat alanlara milletimiz sandıkta gereken karşılığı verecektir.” sözünü kullandı.
Yazıcı, toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
CHP’nin siyasi çabayı sokağa taşıma uğraşlarının artık de ekonomiyi maksat alma teşebbüsüne dönüştüğünü belirten Yazıcı, şunları kaydetti:
“Ekonomik boykot daveti ile toplumda kutuplaşmaya taban hazırlayanlara, ekonomimizin can damarı işletmelerimizi amaç alanlara milletimiz sandıkta gereken karşılığı verecektir. Hizmet üretmeden, kriz ve kaosla toplumu yönlendirmeye çalışanlara karşı milletimizle birlikte esnafımıza, ekonomimize, ülkemize sahip çıkacağız.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, muhalefetin “boykot çağrıları”na reaksiyon göstererek, “Sorumsuz davetleriyle işçilerimizin, istihdam oluşturan girişimcilerimizin ve sanayicilerimizin ekmeğiyle, helal yararıyla oynamaya çalışanlar asla gayesine ulaşamayacaktır.” sözünü kullandı.
Bakan Işıkhan, toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Çalışanın, üretenin, ihracat yapanın yanında olmaya devam edeceklerini vurgulayan Işıkhan, şunları kaydetti:
“Sorumsuz davetleriyle işçilerimizin, istihdam oluşturan girişimcilerimizin ve sanayicilerimizin ekmeğiyle, helal yararıyla oynamaya çalışanlar asla gayesine ulaşamayacaktır.”
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Boykot naralarıyla ayrıştırıcı söylemler üretenler, milletimizin birliği ve beraberliği karşısında her daim yenilmeye mahkumdur.” tabirini kullandı.
Bakan Tekin, toplumsal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ait açıklama yaptı.
Tekin paylaşımında, “Yerli ve ulusal markalara yönelik boykot davetlerinin, ülkemizin daha müreffeh yarınlara ulaşmasına ziyan vereceği açıktır. Bilinmelidir ki, bu büyük millet kendi emeğini kimseye asla yem etmeyecektir. Boykot naralarıyla ayrıştırıcı söylemler üretenler, milletimizin birliği ve beraberliği karşısında her daim yenilmeye mahkumdur.” sözlerine yer verdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, bir müddettir klasik ve toplumsal medya yayın organlarında halkın bir kısmının ekonomik aktiflikte bulunmasını engellemeye yönelik, kamuoyunda “boykot” davetleri olarak bilinen ayrıştırıcı telaffuzlar ve bu telaffuzları yayan şahıslarla ilgili resen soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Açıklamada, soruşturmanın “nefret ve ayrımcılık” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” cürümlerinden açıldığı belirtildi.
Öte yandan, yapılan davetler üzerine kimi işyerlerine yönelik fizikî ve kelamlı şiddet aksiyonlarına ait soruşturmaların da bu soruşturma ile birleştirildiği kaydedildi.
